diz çöküp

listen to the pronunciation of diz çöküp
Турецкий язык - Английский Язык
on bended knees
on one's knees, kneeling
diz çök
{f} kneeling

She saw a boy kneeling by the altar. - Sunağa yakın diz çöken bir çocuk gördüm.

The religious man remained kneeling for hours. - Din adamı saatlerce diz çökmüş olarak kaldı.

diz çök
{f} knelt

Tom knelt down and lifted up the floorboard. - Tom diz çöktü ve döşeme tahtasını kaldırdı.

We knelt down to pray. - Biz dua etmek için diz çöktük.

diz çök
{f} kneel

She saw a boy kneeling by the altar. - Sunağa yakın diz çöken bir çocuk gördüm.

The religious man remained kneeling for hours. - Din adamı saatlerce diz çökmüş olarak kaldı.

diz çök
genuflect
diz çöküp
Избранное