No man can know them, no hunter can shoot them, with powder and lead - Thoughts are free!
- Hiçbir insan onları bilemez, hiçbir avcı barut ve kurşunla onları vuramaz. - Düşünceler özgürdür!
Tom always dreamed of becoming a bounty hunter.
- Tom her zaman bir kelle avcısı olmayı hayal etti.
The king was a great huntsman.
- Kral büyük bir avcıydı.
I want to be a storm chaser.
- Bir fırtına avcısı olmak istiyorum.
Did you see the shooter's face?
- Avcının yüzünü gördün mü?
Everybody knows that old trapper.
- Herkes eski avcıyı bilir.
That old trapper lived in California.
- Şu yaşlı avcı Kaliforniya'da yaşadı.
The hunter put ammunition in the gun.
- Avcı silaha cephane koydu.
Hunting is banned in national parks.
- Avcılık milli parklarda yasaklanmıştır.
Tom spent the night in an old hunting shack.
- Tom geceyi eski bir avcı kulübesinde geçirdi.
Eagles, falcons and hawks are birds of prey.
- Kartallar, doğanlar ve şahinler avcı kuşlardır.
The fighter plane released its bombs.
- Avcı uçağı bombalarını bıraktı.
Rhinos are killed by poachers for their horns.
- Gergedanlar, boynuzları için kaçak avcılar tarafından öldürüldü.
These poachers must be caught.
- Bu kaçak avcılar yakalanmalı.