Tom'un bazı gerçekten acı anıları vardı.
- Tom had some really painful memories.
Bu, hayatımın en iyi anılarından biri olacaktır.
- This will be one of the best memories of my life.
Onunla ilgili anılarım azalmaya başladı.
- My memory of her has begun to recede.
Olay anımızda hâlâ taze.
- The event is still fresh in our memory.
Hafıza, beynimizin önemli bir fonksiyonudur.
- Memory is an essential function of our brain.
Sen iyi bir hafızaya sahipsin.
- You have a good memory.
Hafızamı kaybettiğimi hatırlamıyorum.
- I don't remember losing my memory.
Dan yaptıklarından hiçbir şey hatırlamıyordu.
- Dan had no memory of what he had done.
Ölü bir adamın anısına bir anıt kurmak için bir fon başlatıldı.
- A fund was launched to set up a monument in memory of the dead man.
Bu anıt büyük bir devlet adamı anısınadır.
- This monument is in memory of a great statesman.
Belki hatıralarım bana oyun oynuyor.
- Maybe my memories are playing tricks on me.
Hatıralar için teşekkürler.
- Thanks for the memories.
Last week, I mailed him some souvenirs from the U.S.
- Letzte Woche versandte ich an ihn einige Andenken aus den Vereinigten Staaten.
He brought back several souvenirs.
- Er hat viele Andenken zurückgebracht.
He brought back several souvenirs.
- Er hat viele Andenken zurückgebracht.
Is there a souvenir shop in the hotel?
- Gibt es in dem Hotel einen Andenkenladen?