a university professor, particularly one at oxford or cambridge

listen to the pronunciation of a university professor, particularly one at oxford or cambridge
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a university professor, particularly one at oxford or cambridge в Английский Язык Турецкий язык словарь

don
{i} uzman

Neden Tom'un bu mesele ile ilgilenmesine izin vermiyoruz? Nede olsa, o uzman, değil mi? - Why don't we let Tom handle this matter? After all, he's the expert, right?

Meteoroloji uzmanlarına güvenmiyor musunuz? - Don't you trust the weathermen?

don
Beyefendi

Koltuğunu neden şu yaşlı beyefendiye vermiyorsun? - Why don't you give your seat to that old gentleman?

Niçin bir beyefendi gibi davranmaya çalışmıyorsun? - Why don't you try to behave like a gentleman?

don
(İspanya'da) Bay
don
öğretmen

Öğretmenin ev ödevini zamanında yapmadığı için Tom'un özrünü kabul etmesi çok zayıf bir olasılıktır. - It's very unlikely that the teacher will believe Tom's excuse for not having his homework done on time.

Öğretmenine soru sormaya çekinme. - Don't hesitate to ask your teacher a question.

don
Bey

Koltuğunu neden şu yaşlı beyefendiye vermiyorsun? - Why don't you give your seat to that old gentleman?

Ev ödevimi yaptıktan sonra ,televizyonda beyzbol oyununu izledim. - Having done my homework, I watched the baseball game on television.

don
(İngiltere'de) birdemde öğretim görevlisi
don
{f} giydirmek
don
{f} giymek

Anne! Bunu giymek istemiyorum. - Mom, I don't want to wear this.

Bu aptal elbiseyi giymek istemiyorum! - I don't want to wear this stupid dress!

don
{i} İspanyol efendisi
don
don nehri
don
{i} öğretim görevlisi
Английский Язык - Английский Язык
don
a university professor, particularly one at oxford or cambridge

    Расстановка переносов

    a u·ni·ver·si·ty professor, par·ti·cu·lar·ly one at Ox·ford or Cam·bridge

    Произношение

Избранное