yaşam tarzı

listen to the pronunciation of yaşam tarzı
Турецкий язык - Английский Язык
life style

Their traditional life style no longer exists. - Onların geleneksel yaşam tarzı artık yok.

She has a healthy life style. - O sağlıklı bir yaşam tarzına sahiptir.

way of living
lifestyle

Tom has a healthy lifestyle. - Tom'un sağlıklı bir yaşam tarzı vardır.

Take a fresh look at your lifestyle. - Yaşam tarzınıza dikkatle bir göz atın.

modus vivendi
way of life

How dare you criticize my way of life! - Yaşam tarzımı değiştirmeye nasıl cesaret edersin!

His idea will radically alter our way of life. - Onun fikri yaşam tarzımızı kökünden değiştirecektir.

life-style
{i} living

I think my living with you has influenced your way of living. - Sizinle yaşamamın yaşam tarzınızı etkilediğini düşünüyorum.

He got accustomed to the new way of living. - Yeni yaşam tarzına alıştı.

{i} life

Take a fresh look at your lifestyle. - Yaşam tarzınıza dikkatle bir göz atın.

Tom has a healthy lifestyle. - Tom'un sağlıklı bir yaşam tarzı vardır.

yahudi yaşam tarzı
jewish way of life
yaşam tarz
lifestyle

She has a healthy lifestyle. - O sağlıklı bir yaşam tarzına sahiptir.

Take a fresh look at your lifestyle. - Yaşam tarzınıza dikkatle bir göz atın.