saygı duymak

listen to the pronunciation of saygı duymak
Турецкий язык - Английский Язык
esteem
to respect

Hindus don't eat meat, in particular beef, and they are mainly vegetarian in order to respect the animals' lives. - Hindular et, özellikle sığır eti yemezler, onlar hayvanların yaşamlarına saygı duymak için temel olarak vejetaryendirler,

You've got to respect Tom. - Tom'a saygı duymak zorundasın.

look up
regard
have respect for
look up to
respect

Tom respects Mary a lot. - Tom Mary'ye çok saygı duymaktadır.

You've got to respect Tom. - Tom'a saygı duymak zorundasın.

(deyim) take one's hat off to
(deyim) tip one's hat to
büyük saygı duymak
revere
saygı duy
{f} respecting

Far from respecting him, I dislike him. - Ona saygı duymayı bırak, ondan hoşlanmıyorum.

His modesty is worth respecting. - Onun alçakgönüllülüğü saygı duymaya değer..

saygı duy
{f} respected

His soldiers feared and respected him. - Onun askerleri ondan korkuyor ve ona saygı duyuyordu.

Tom was the only one who respected Mary. - Tom Mary'ye saygı duyan tek kişiydi.

saygı duy
{f} respect

Recognize and respect the personality of a person. - Bir kişinin karakterini tanı ve saygı duy.

He respects Einstein, an American scientist. - O, bir Amerikalı bilim adamı, Albert Einstein'a saygı duyuyor.

saygı duyma
{i} respecting

His modesty is worth respecting. - Onun alçakgönüllülüğü saygı duymaya değer..

Far from respecting him, I dislike him. - Ona saygı duymayı bırak, ondan hoşlanmıyorum.

korkuyla karışık bir saygı duymak
stand in awe of