Beş çarpı iki ona eşittir.
- Five times two equals ten.
Dört çarpı beş yirmidir.
- Four times five is twenty.
O zaman Japonya'da demiryolları yoktu.
- There were no railroads in Japan at that time.
Ne alışveriş etmek ne de anneme hoşça kal demek için zamanım vardı.
- I had neither the time to go shopping, nor to say goodbye to my mother.
Bir süredir onunla ilgili bir şey görmedim.
- I haven't seen anything of him for some time.
Onlar uzun süredir burada yaşıyor.
- They have lived here for a long time.
Diaoyu adaları çok eski çağlardan beri Çin toprağı olmuştur.
- The Diaoyu Islands have been Chinese territory since ancient times.
O kale eski antik çağda inşa edilmiştir.
- That castle was built in ancient times.
O, yarın bu vakitte Londra'da olacak.
- He will be in London at this time tomorrow.
Facebook'taki arkadaşlarının resimlerine bakmak vakit kaybıdır.
- Looking at your Facebook friends' photos is a waste of time.
Bazıları yalnızca zaman geçsin diye kitap okurlar.
- Some read books just to pass time.
Bir zaman makinen olduğunu hayal et.
- Imagine that you have a time machine.
That is four times as heavy as this.