O şimdi akşam yemeği hazırlamakla meşgul.
- She is busy preparing supper now.
Annem akşam yemeğini hazırlamakla meşgul.
- My mother is busy preparing supper.
Meg kahvaltı hazırlanıyor.
- Meg is preparing breakfast.
Tom yarınki dersler için hazırlanıyor gibi görünüyor.
- Tom seems to be preparing for tomorrow's lessons.
O, sınava hazırlanmakla meşgul.
- She is busy preparing for an examination.
O yolculuk için hazırlanmakla meşgul.
- She is busy preparing for the trip.
Listeyi hazırlamak için zamana ihtiyacımız var.
- We need time to prepare the list.
Soruları önceden hazırlamak senin yararına olur.
- It would be to your advantage to prepare questions in advance.
Konuşmaya hazırlanmak için çok az zamanım vardı.
- I had little time to prepare the speech.
Onun adamlarını savaşa hazırlanmak için zamanı vardı.
- He had time to prepare his men for battle.
Soruları önceden hazırlamak senin yararına olur.
- It would be to your advantage to prepare questions in advance.
Aşçı her gün farklı yemekler hazırlar.
- The cook prepares different dishes every day.
Hazırlık yapmak için biraz daha zamana ihtiyacım var.
- I need a little more time to prepare.
Onun için hazırlık yapmak zorundayız.
- We have to prepare for that.
Bunu yapmak için hazır değilim.
- I'm not prepared to do this.
Şimdi onu yapmak için hazırım.
- I'm prepared to do that now.
We prepared the spacecraft for takeoff.
... are preparing ourselves. ...
... MARVIN CHOW: And then obviously, while preparing to ...