This dictionary contains about 40,000 headwords.
- Bu sözlük yaklaşık 40.000 madde başı sözcük içermektedir.
The box contains a Mesopotamian statue.
- Kutu bir Mezepotamya heykeli içermektedir.
This amount includes tax.
- Bu tutar vergi içermektedir.
Tom's duties include raking the leaves.
- Tom'un görevleri yaprakları tırmıkla toplamayı içermektedir.
The list included Tom.
- Liste Tom'u içeriyordu.
The shopping list included a gallon of milk.
- Alışveriş listesi bir galon süt içeriyordu.
I'm sure there's an option that doesn't involve a bribe.
- Rüşvet içermeyen bir seçenek olduğuna eminim.
I took a speed-reading course and read War and Peace in twenty minutes. It involves Russia.
- Ben hızlı okuma kursu aldım ve yirmi dakika içinde Savaş ve Barışı okudum. Bu Rusya'yı içeriyor.
His speech contained many fine phrases.
- Konuşması birçok güzel cümle içeriyordu.
I addressed the envelope containing the invitation.
- Davet içeren zarfın üstüne adres yazdım.
Tom's duties include raking the leaves.
- Tom'un görevleri yaprakları tırmıkla toplamayı içermektedir.
This amount includes tax.
- Bu tutar vergi içermektedir.
The Kalmar Union, comprising Sweden, Denmark and Norway, broke apart in 1523.
- İsveç, Danimarka ve Norveç'i içeren Kalmar Birliği, 1523'te ayrıldı.