Nükleer reaktörün koruyucu somut tabakası kontrollü patlamalar kullanılarak imha edilecek.
- The concrete layer of the nuclear reactor's shielding will be destroyed using controlled explosions.
Araba dijital kontrollü klima ile donatılmıştır.
- The car is equipped with digitally controlled air conditioning.
Tom Mary'ye vurmak istedi ama kendini kontrol etti.
- Tom wanted to hit Mary, but he controlled himself.
Fadıl, bölgedeki uyuşturucu ticaretini kontrol etti.
- Fadil controlled the drug trade in the area.
Sami'nin arabası dedektifler tarafından incelendi.
- Sami's car was inspected by investigators.
Sami, Leyla'nın arabasını inceledi.
- Sami inspected Layla's car.
O, satın almadan önce evin dayanıklılığını kontrol etti.
- He checked the durability of the house before buying it.
Savunucular saldırganlar tarafından yapılan saldırıyı kontrol etti.
- The defenders checked the onslaught by the attackers.