Bunun için iyi bir neden vardı.
 - There was a good reason for this.
Bunun için özür dilerim.
 - I apologize for this.
Sana olan aşkım sana her şeyi söylememe izin vermeyecek. Bazı şeyler söylenmemiş olarak bırakılsa iyi olur.
 - My love for you won't let me tell you everything. Some things are better left unsaid.
Her şeyden önce, konukseverliğin için sana teşekkür etmek istiyorum.
 - First of all, I would like to thank you for your hospitality.
İyiliğiniz için size minnettarım.
 - I am grateful to you for your kindness.
Karar vermek size kalmış.
 - That's for you to decide.
Bunu senin için yapıyorum.
 - I'm doing it for you.
Patates cipsi senin için iyi değildir.
 - Potato chips are not good for you.
Onun için ne kadar ödedin?
 - How much did you pay for him?
Bu akşam onun için bir veda partisi düzenliyoruz.
 - We are giving a farewell party for him tonight.
Bu kitabı okumak benim için kolay.
 - It is easy for me to read this book.
Bu benim için çok zordu.
 - It was too difficult for me.
run for it.
... signifies that that kids in his adult life or her adult life ...
... strength was very important for women. Her name was Cheryl Sandberg, and today she is ...