Определение dönüş в Турецкий язык Английский Язык словарь
- rotation 
 - turn 
This catterpillar will turn into a beautiful butterfly.
 - Bu tırtıl harika bir kelebeğe dönüşecek.
His hair has turned white.
 - Saçları beyaza dönüştü.
 - return 
My old friend wrote to me, informing me of his return from abroad.
 - Eski arkadaşım bana yazdı, yurt dışından dönüşü ile ilgili bilgi verdi.
There is no returning to our younger days.
 - Daha genç günlerimize geri dönüş yoktur.
 - comeback 
The player made a splendid comeback.
 - Oyuncu muhteşem bir dönüş yaptı.
 - regress 
 - gyration 
 - spin 
 - rev 
Layla's love turned to revenge.
 - Leyla'nın sevgisi intikama dönüştü.
 - turning 
Now there is no turning back.
 - Şimdi geriye dönüş yok.
Our trip to Africa is turning into a catastrophe.
 - Afrika'ya gezimiz bir felakete dönüşüyor.
 - turning, rotation, turn; return, comeback 
 - swing 
 - regression 
 - return journey 
 - way back 
I'm on my way back home.
 - Ben eve dönüş için yolumdayım.
Although it was a long way back to the station, little by little the old wagon drew near.
 - İstasyona geri dönüş uzun bir yol olmasına rağmen, eski vagon yavaş yavaş yaklaştı.
 - facing 
 - descent 
 - sports pivoting turn 
 - turning, rotation, revolution 
 -  (Bilgisayar) escape
 -  (Bilgisayar) returning 
There is no returning on the road of life.
 - Yaşam yolunda dönüş yoktur.
There is no returning to our younger days.
 - Daha genç günlerimize geri dönüş yoktur.
 -  (Askeri) traverse
 - curve 
 -  (Dilbilim) reflex 
The lesson on reflexive verbs is always difficult for the students.
 - Dönüşlü fiiller dersi öğrenciler için her zaman zordur.
 - gyre 
 - convert into 
 - cycle 
 -  {i} rotating
 - agerayis 
 - by turn 
 - turnabout 
 - swerve 
 - twirl 
 - dönüş bileti
 - Return ticket 
 - dönüş adresi
 - return address 
 - dönüş akımı
 - return current 
 - dönüş borusu
 - return piping 
 - dönüş dairesi
 - turning circle 
 - dönüş devresi
 - return circuit 
 - dönüş dirseği
 - return bend 
 - dönüş freni
 - steering brake 
 - dönüş göstergesi
 - turn indicator 
 - dönüş hattı
 - return piping 
 - dönüş izi
 - revolver track 
 - dönüş kablosu
 - return cable 
 - dönüş kavraması
 - steering clutch 
 - dönüş komutu
 - return instruction 
 - dönüş noktası
 - turning point 
 - dönüş sayısı
 - number of revolutions 
 - dönüş sinyali
 - turn signal 
 - dönüş süresi
 - cycle time , turnaround time 
 - dönüş süresi
 - cycle time 
 - dönüş uçuşu
 - homing 
 - dönüş yarı çapı
 - turning radius 
 - dönüş yarıçapı
 - turning radius 
 - dönüş yeri
 - (trafik) turnaround 
 - dönüş yoldan dışarı
 - turn of the road 
 - dönüş yolu
 - way back 
I stopped at the store and got some milk on my way back.
 - Ben mağazada durdum ve dönüş yolumda biraz süt aldım.
You'll never find the way back home, through narrow streets of cobblestone.
 - Arnavut kaldırımlı dar sokaklarda, eve geri dönüş yolunu asla bulmayacaksın.
 - dönüş çapı
 - turning circle 
 - dönüş şeridi
 - virga 
 - dön
 -  {f} turn 
The leaves of the trees turn yellow in fall.
 - Ağaçların yaprakları sonbaharda sarıya döner.
Mr Smith has not turned up yet though he promised to come.
 - Gelmek için söz verdiği halde Bay Smith henüz dönmedi.
 - geri dönüş
 - return 
There is no returning to our younger days.
 - Daha genç günlerimize geri dönüş yoktur.
Chile is waiting for your return!
 - Şili senin geri dönüşünü bekliyor!
 - gerisingeri dönüş
 - rightabout 
 - gidiş dönüş bileti
 - return ticket 
I have a return ticket to Osaka.
 - Osaka'ya bir gidiş dönüş biletim var.
I have a return ticket to Tokyo.
 - Tokyo'ya bir gidiş dönüş biletim var.
 - tam geri dönüş
 - rightabout 
 - (bilet) gidiş-dönüş
 - return 
 - dön
 -  (Bilgisayar) transform 
A steam engine is a machine by means of which heat is transformed into work.
 - Bir buhar makinesi onun vasıtasıyla ısının işe dönüştürüldüğü bir makinedir.
This differential equation can be easily solved by Laplace transform.
 - Bu diferansiyel denklemler Laplace dönüşümüyle kolayca çözülebilir.
 - dön
 - wheel 
What I like best is going on Ferris wheels.
 - Dönme dolaba binmek benim en sevdiğim şeydir.
Do you know who invented the Ferris wheel?
 - Dönme dolabı kimin icat ettiğini biliyor musun?
 - dönüşler
 -  (Askeri) facing
 - eve dönüş
 - home coming 
 - geri dönüş
 - turnaround 
He has made a turnaround of a hundred and eighty degrees.
 - O, yüz seksen derecelik bir geri dönüş yaptı.
 - helezoni dönüş
 - swirl 
 - hızlı dönüş
 - whirl 
 - tahmini dönüş zamanı
 -  (Askeri) estimated time of return
 - tersine dönüş
 - reserved 
 - yatay dönüş
 -  (Askeri) traverse
 - zarf dönüş
 -  (Bilgisayar) envelope return
 - dön
 -  {f} veering 
I saw his car veering to the right.
 - Onun arabasının sağa doğru döndüğünü gördüm.
 - dön
 - back down 
Tom certainly doesn't seem like the kind of person that would back down.
 - Tom kesinlikle sözünden dönecek bir insan tipi gibi görünmüyor.
Tom isn't going to back down.
 - Tom sözünden dönmeyecek.
 - dön
 -  {f} twirl
 - dön
 - veer 
I saw his car veering to the right.
 - Onun arabasının sağa doğru döndüğünü gördüm.
 - dön
 -  {f} rotating 
There is a rotating restaurant at the top of this tower.
 - Bu kulenin tepesinde döner restoran var.
At the equator, the Earth is rotating at a speed of about about 2200 kilometers per hour.
 - Ekvatorda, Dünya yaklaşık saatte 2200 kilometre hızla dönüyor.
 - dön
 - return to 
He left the Mexican capital to return to Texas.
 - O Texas'a dönmek için Meksika başkentinden ayrıldı.
In order to return to our era, what should we do?
 - Çağımıza geri dönmek için ne yapmalıyız?
 - dön
 - revert 
 - aletli dönüş
 - instrument turn 
 - bengi dönüş
 - eternal recurrence 
 - bir gidiş dönüş bilet lütfen
 - a round-trip ticket please 
 - bu gidiş dönüş bileti ne zamana kadar geçerli
 - How long is a round trip ticket good for 
 - dikey dönüş
 -  (Havacılık) looping-the-loop
 - dön
 - sheer 
 - dön
 - return 
When will you return?
 - Ne zaman geri döneceksin?
After a long absence, he returned home.
 - Uzun bir yokluktan sonra eve geri döndü.
 - düzgün dönüş
 -  (Havacılık) gentle turn
 - eskiye dönüş yapmak
 - put the clock back 
 - eve dönüş yapan
 - home-coming 
 - fırıl fırıl dönüş
 - twirl 
 - geri dönüş
 - turnabout 
 - geri dönüş
 - comeback 
 - geriye dönüş
 - countermarch 
 - geriye dönüş
 - about face! 
 - geriye dönüş
 - about turn! 
 - geriye dönüş
 - flashback 
 - geçmişe dönüş
 - flashback 
 - gidiş dönüş
 - return, round trip 
 - gidiş dönüş
 - round trip 
One way or round trip? One way, please.
 - Tek yön ya da gidiş dönüş? Tek yön, lütfen.
Did you buy a round trip ticket?
 - Gidiş dönüş bileti aldın mı?
 - gidiş dönüş bileti
 - round trip ticket 
 - gidiş dönüş yolculuğu
 - round trip 
 - gidiş dönüş/geliş
 - 1. round trip. 2. round-trip (ticket), Brit. return (ticket) 
 - göreve dönüş
 -  (Askeri) returned to duty
 - hava dönüş yolu
 - return airway 
 - hikâyede geriye dönüş
 - cutback 
 - hikâyede geriye dönüş yapmak
 - cut back 
 - iki dönüş
 -  (Bilgisayar) two spins
 - ilk türe dönüş ile ilgili
 - reversionary 
 - kanat üzerine yıkılarak yapılan dönüş
 - wingover 
 - kayağı döndürerek yapılan dönüş
 - stem turn 
 - keskin dönüş
 - tight turn 
 - keskin dönüş
 -  (Askeri) steep turn
 - keskin dönüş
 - sharp curve 
 - kondens dönüş pompası
 - condensate return pump 
 - kule dönüş tertibatı
 -  (Askeri) turret traversing mechanism
 - kurtarma bölgesi; sıfıra dönüş S
 -  (Askeri) recovery zone; return-to-zero
 - kuru dönüş
 - dry return 
 - kuvvete dönüş
 -  (Askeri) return to force
 - kuzey dönüş hatası
 -  (Havacılık) northerly turning error
 - mektup dönüş adresi
 -  (Bilgisayar) envelope return address
 - otomatik dönüş
 - automatic turn 
 - planlanmış dönüş zamanı; özel müdahale timi; standart uzak terminal; stratejik o
 -  (Askeri) scheduled return time; special reaction team; standard remote terminal; strategic relocatable target
 - selenoid geri dönüş yayı
 -  (Otomotiv) solenoid return spring
 - tahmin edilen hizmete dönüş tarihi
 -  (Askeri) estimated return to service date
 - tam bir dönüş yapmak
 - come full circle 
 - tam geri dönüş
 - rightabout face 
 - tehlikeli dönüş
 - Dangerous bend 
 - tek ayak üzerinde dönüş
 - pirouette 
 - teknik yayın; dönüş noktası
 -  (Askeri) technical publication; turn point
 - yakıtın tanka geri dönüş valfi
 - constant bleed valve 
 - yavaş veya tek paletle dönüş
 - gradual turn 
 - yurda dönüş
 - home coming 
 - yuvaya dönüş
 - home coming 
 - çeyrek dönüş
 - quarter-turn 
 - çok birimli dönüş takip hattı
 -  (Askeri) trackline multiunit return
 - üsse dönüş
 -  (Askeri) return to base