Yol silindiri gürültülü.
- The road roller is noisy.
Yol silindiri caddeyi düzleştiriyor.
- The road roller is levelling the street.
Yol silindiri caddeyi düzleştiriyor.
- The road roller is levelling the street.
Yol silindiri gürültülü.
- The road roller is noisy.
Hangisinden daha çok hoşlanıyorsun, buz pateni mi yoksa tekerlekli paten mi?
- Which do you enjoy more, ice skating or roller skating?
Tekerlekli patenle kaymak eğlencelidir.
- Roller skating is fun.
Tekerlekli patenle kaymak eğlencelidir.
- Roller skating is fun.
Tekerlekli patenleri bedavaya aldım.
- I got the roller skates for nothing.
Tom Mary ile paten kaymaya gitti.
- Tom went roller skating with Mary.
Hayat hızlı bir lunapark trenine binmek gibi bir şey.
- Life is like a roller coaster ride.
Tekerlekli patenleri bedavaya aldım.
- I got the roller skates for nothing.
Tekerlekli patenle kaymak eğlencelidir.
- Roller skating is fun.
Yol silindiri caddeyi düzleştiriyor.
- The road roller is levelling the street.
Yol silindiri gürültülü.
- The road roller is noisy.
Only I thought private eyes were supposed to be discreet; you could hardly call yourself that when you drive a Roller.
I learned a lot from watching, but the part that I should have studied harder was the roller. The names of the writers went on for ever.
I attended a worship service where I was astounded to see holy rollers convulsing on the floor and speaking in tongues.
She's such a holy roller that she steers every conversation around to the joys of religion.
Thommo pointed out on the radio that under normal circumstances the wicket retains moisture beneath a hard surface, and this water is brought to the surface by the heavy roller and causes problems on the first day of a game.
The batting side may decide which of the two rollers to use - the heavy or the light roller.
Sami played different roles in Layla's play.
- Sami, Leyla'nın oyununda farklı roller oynadı.
Everyone claims that it's harder to play comic roles than others, but that's not true at all. Doing a good job is always difficult, in any area.
- Herkes komik roller oynamanın diğerlerinden daha zor olduğunu iddia ediyor fakat bu hiç doğru değil. Herhangi bir alanda, iyi bir iş yapmak her zaman zordur.
I have an important role.
- Önemli bir rolüm var.
The role of the historian is less to discover and catalog documents than to interpret and explain them.
- Tarihçinin rolü daha az keşfetmek ve onları çevirmek ve açıklamak yerine belgelerin kataloğunu hazırlamaktır.
He is acting like Nelson tonight.
- O, bu gece Nelson rolü oynayacak.
Tom acted the part of a sailor.
- Tom bir denizci rolü oynadı.
Luck plays an important part in your life.
- Şans hayatınızda önemli bir rol oynar.
Slotted spoons have a particular role in the traditional absinthe ritual. They are used to hold a sugar cube over a glass as one dissolves it into her drink with cold water.
- Oluklu kaşıklar geleneksel pelin ayininde belirli bir role sahiptir.Onlar bir adet küp şekeri soğuk suyla bardaklarının içine eritmek için küp şekeri bardağın üstünde tutmak için kullanılır.
... go through a roller coaster of emotions when I'm performing my show, because these are ...
... I love a wooden roller coaster. ...