İngilizce - Türkçe
prestige or high standing teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- status
- statü
Onun şirketteki statüsünü biliyor musun?
-Do you know his status in the company?
Pahalı bir araba bir statü sembolüdür.
-An expensive car is a status symbol.
- status
- {i} hal
- status
- durum
Bir durum raporu istiyorum.
-I want a status report.
Medeni durumun nedir?
-What's your marital status?
- status
- zümre
- status
- değerge
- status
- mevki/durum
- status
- yasal durum
- status
- {i} konum
- status
- {i} statü, durum, hal, vaziyet; pozisyon
- status
- {i} statü, itibar, prestij
- status
- {i} mevki
- status
- övünme payı
- status
- {i} sosyal durum
- status
- (Tıp) Durum, hal, vaziyet
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
prestige or high standing teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- status
The king has status in his kingdom, and the pauper has status within his immediate group of peers.
prestige or high standing
Heceleme
pres·tige or high stand·ingTürkçe nasıl söylenir
prestij ır hay ständîngTelaffuz
/preˈstēᴢʜ ər ˈhī ˈstandəɴɢ/ /prɛˈstiːʒ ɜr ˈhaɪ ˈstændɪŋ/
Resimler
Geçmiş
Favoriler