present participle of begin

listen to the pronunciation of present participle of begin
İngilizce - Türkçe

present participle of begin teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

beginning
başlangıç

İyi bir başlangıç iyi bir bitiş yapar. - A good beginning makes a good ending.

Başlangıçta Tanrı göğü ve yeri yarattı. - In the beginning God created the heaven and the earth.

beginning
{i} baş

Önümüzdeki ayın başında Tokyo'ya varacak. - She will arrive in Tokyo at the beginning of next month.

Soğuk kanlılığımı kaybetmeye başlıyordum. - I was beginning to lose my cool.

beginning
başlangıç noktası
beginning
neşet
beginning
başlayarak

Önümüzdeki hafta başlayarak yeni bir ders kitabı kullanacağız. - Beginning next week, we'll be using a new textbook.

beginning
milad
beginning
{f} başla

Başlangıçta Tanrı göğü ve yeri yarattı. - In the beginning God created the heaven and the earth.

Bütün başlangıçlar zordur. - All beginnings are difficult.

beginning
başlangıç çekidi
beginning
menşe
beginning
mebde
beginning
{i} köken
beginning
{s} ilk

O zaman ilkbaharın başlangıcıydı. - It was then the beginning of spring.

İlk başta işimden hoşlanmadım ama artık ondan hoşlanmaya başlıyorum. - At first I didn't like my job, but I'm beginning to enjoy it now.

beginning
{i} kaynak, baş, esas
beginning
{i} kaynak

Kaynaklar tükenmeye başlıyor. - The supplies are beginning to give out.

İngilizce - İngilizce
beginning
present participle of begin