prefixed to words denotes error or wrong teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- mis
- hatalı
Kaç kişi ona hatalı olduğunu söylerse söylesin, Tom hâlâ haklı olduğu konusunda israr ediyor.
-No matter how many people tell him he made a mistake, Tom still insists he's right.
Haritaya güvenmeme rağmen o hatalıydı.
-Although I trusted the map, it was mistaken.
- mis
- yönetim bilişim sistemi
- mis
- mıs
- mis
- mis
- mis
- hatal
Tom, iş yaparken yapılan hatalardan endişeleniyor.
-Tom worries about making mistakes at work.
Haritaya güvenmeme rağmen o hatalıydı.
-Although I trusted the map, it was mistaken.
- mis
- önek yanlış
- mis
- yanlış
Yanlışlıkla onun şemsiyesini aldım.
-I took his umbrella by mistake.
Yanlışlıkla mektubunu açtığım için lütfen beni affet.
-Please forgive me for opening your letter by mistake.
- mis
- ters
Bir kralın kızı olarak düşünülen ve büyük lüks içinde yetiştirilen Eleanor kocasıyla bu tersliği paylaşmaya karar verdi.
-Eleanor though the daughter of a king and brought up in the greatest luxury determined to share misfortune with her husband.
Eğer ikinci dilinden anadiline çeviri yaparsan, bu durumun tersine tercihen, hata yapma olasılığın daha az olur.
-If you translate from your second language into your own native language, rather than the other way around, you're less likely to make mistakes.
- mis
- kötü
Testte kötü bir hata yaptım.
-I made a bad mistake on the test.
Tom Fransızcayı o kadar kötü konuşuyor ki çoğunlukla yanlış anlaşılıyor.
-Tom speaks French so badly that he is often misunderstood.
İlgili Terimler
prefixed to words denotes error or wrong teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- {p} mis