plenty-of

listen to the pronunciation of plenty-of
İngilizce - Türkçe
bol miktarda

Trene yetişmek için bol miktarda zamanın var. - You have plenty of time to catch the train.

Köyde bol miktarda kirpi olacağına söz verdin! - You promised that there would be plenty of hedgehogs in the village!

bir dolu
pek çok

Yeni bir baba olarak, ben ilk çocuğuma pek çok kitap verdim. - As a new father, I gave my first child plenty of books.

Pek çok insana danıştık. - We consulted plenty of people.

bol

Masada bol miktarda taze yumurta var. - There are plenty of fresh eggs on the table.

Bu yıl bol karımız vardı. - We have had plenty of snow this year.

yığınla
hayli

Tom zaten hayli tehlikede. - Tom is in plenty of danger already.

Tom Boston'da bir hayli arkadaşı olduğunu söyledi. - Tom said he had plenty of friends in Boston.

çok

Tom'un çok zamanı olmalı. - Tom should have plenty of time.

Yeni bir baba olarak, ben ilk çocuğuma pek çok kitap verdim. - As a new father, I gave my first child plenty of books.

bolca

Tom bolca dinleniyor. - Tom gets plenty of rest.

Tom bolca tavsiye alacak. - Tom will get plenty of advice.

İngilizce - İngilizce
a lot of -, much -
plenty-of

    Videolar

    ... And, Mr. Romney ' Governor Romney ' there'll be plenty of chances here to go on, but I ...
    ... plenty of time to respond. We are quite aware of the clock for both of you. But I want to ...