pazarlanan

listen to the pronunciation of pazarlanan
Türkçe - İngilizce
marketed
past of market
pazarla
{f} marketed
pazarla
{f} market

She works in marketing. - O, pazarlamada çalışır.

The strengthening of competitiveness on export markets is an urgent need. - İhracat pazarlarında rekabet gücünün güçlendirilmesi acil bir ihtiyaçtır.

pazarla
{f} marketing

He is the manager of the marketing department. - O, pazarlama bölümü yöneticisidir.

I don't know anything about marketing. - Pazarlama hakkında bir şey bilmiyorum.

pazarla
merchandise
pazarlanan