of grow

listen to the pronunciation of of grow
İngilizce - Türkçe
grow
grown
büyümüş

Kendi sorunlarınızla yüzleşecek kadar büyümüşsünüzdür. - You're grown up enough to face your own problems.

O, adeta, büyümüş bir bebek. - He is, as it were, a grown up baby.

grew
f., bak. grow
grown
{s} olmuş
grew
geliş
grown
yetişkin

Çocuklar yetişkinler gibi davranmak isterler. - Children want to act like grown-ups.

Çocuk bir yetişkine benziyordu. - The boy looked like a grown-up.

grown
{f} yetiştir

Açık hava pazarları yerel çiftliklerde yetiştirilen gıdaları satar. - Open-air markets sell food grown on local farms.

Pirinç yağışlı bölgelerde yetiştirilir. - Rice is grown in rainy regions.

grew
grow ol/büyüt/büyü
grown
grownups yetişkinler
grown
f., bak. grow. s. yetişkin
grown
grownup yetişkin kimse
grown
grow ol/büyüt/büyü
grown
büyümüş grownup büyümüş
grown
yetişmiş
grown
{s} olgun

Bizim çocuklarımız olgun. - Our children are grown.

Kardeşin yaşına göre çok olgun. - Your brother's awfully grown-up for his age.

İngilizce - İngilizce
grown
grew
of grow

    Heceleme

    of Grow

    Türkçe nasıl söylenir

    ıv grō

    Telaffuz

    /əv ˈgrō/ /əv ˈɡroʊ/

    Videolar

    ... are a billion of them hungry.  The answer is, less than half of the grain that we grow ...
    ... farmers to grow crops that aren't feeding that drug trade. And that, of course, has ...