Bu makine, küçük bir elektrik motoru ile çalıştırılır.
 - This machine is driven by a small electric motor.
Bu makine küçük bir motor tarafından çalıştırılıyor.
 - This machine is driven by a small motor.
Şehirde motorlu taşıt sayısı arttı.
 - The number of motor vehicles in the city has increased.
Motorlu Taşıtlar Bölümünde bir sürü arkadaşım var.
 - I've got a lot of friends at the Department of Motor Vehicles.
Motorlu araç kullananlar, bisikletlileri geçerken en az bir metre emniyet mesafesi bırakmak zorundalar.
 - Motorists must leave at least a metre-wide buffer when passing cyclists.
Motorlu araçlar dünyasına hoş geldiniz.
 - Welcome to the world of motor vehicles.
Tom'un üç arabası ve bir motosikleti var.
 - Tom has three cars and a motorcycle.
O sadece bir motosiklete değil fakat aynı zamanda bir arabaya da sahip.
 - He's got not only a motorbike but also a car.
Sonunda, hastalıktan dolayı yürüyemez hale geldi ve gezinmek için motorlu tekerlekli sandalye kullanmak zorunda kaldı.
 - In the end, because of the disease, he became unable to walk and had to use a motorized wheelchair to get around.
Tom motorlu tekerlekli bir sandalye satın almak için yeterli paraya sahip değil.
 - Tom doesn't have enough money to buy a motorized wheelchair.
Ben onun bir otomobil kazasında kötü yaralandığını duyunca çok şaşırdım.
 - I am very much surprised to hear that he got badly injured in a motorcar accident.
Bu makine, küçük bir elektrik motoru ile çalıştırılır.
 - This machine is driven by a small electric motor.
She has excellent motor skills.
Pollutants like this derive mainly from the combustion of fuel in car engines.
 - Böyle kirleticiler çoğunlukla otomobil motorlarındaki yakıt tüketiminden kaynaklanmaktadır.
Nothing's wrong with the engine, but my car won't move.
 - Motorda sorun yok, fakat arabam hareket etmiyor.
More than 90 percent of visits to a web page are from search engines.
 - Bir web sayfası ziyaretçilerinin %90'ından daha fazlası arama motorlarındandır.
Pollutants like this derive mainly from the combustion of fuel in car engines.
 - Böyle kirleticiler çoğunlukla otomobil motorlarındaki yakıt tüketiminden kaynaklanmaktadır.
Internal combustion engines burn a mixture of fuel and air.
 - İçten yanmalı motorlar, yakıt ve hava karışımını yakarlar.
Pollutants like this derive mainly from the combustion of fuel in car engines.
 - Böyle kirleticiler çoğunlukla otomobil motorlarındaki yakıt tüketiminden kaynaklanmaktadır.
I've got a lot of friends at the Department of Motor Vehicles.
 - Motorlu Taşıtlar Bölümünde bir sürü arkadaşım var.
Welcome to the world of motor vehicles.
 - Motorlu araçlar dünyasına hoş geldiniz.
Tom invited me to go out on his motorboat.
 - Tom onun motorbotuyla dışarı gitmem için beni davet etti.
Tom said he'd never been in a motorboat.
 - Tom motorlu tekneye hiç binmediğini söyledi.
I assemble car engines.
 - Ben araba motorlarını monte ederim.
Pollutants like this derive mainly from the combustion of fuel in car engines.
 - Böyle kirleticiler çoğunlukla otomobil motorlarındaki yakıt tüketiminden kaynaklanmaktadır.
... only runs a firmware that's been signed by the Department of Motor Vehicles or by the ...
... ( motor roaring, chain clanging ) ...