araba sürme

listen to the pronunciation of araba sürme
Türkçe - İngilizce
{i} drive

She is going to learn how to drive. - O, araba sürmeyi öğrenecek.

My older brother knows how to drive. - Ağabeyim araba sürmeyi bilir.

motoring
araba sürmek
drive
araba sür
{f} driving

You can't be too careful when driving a car. - Bir araba sürerken çok dikkatli olamazsın.

He is good at driving. - O, araba sürmede iyidir.

araba sürmek
hack
araba sürmek
chariot
zevk için araba sürme
joy ride