İngilizce - Türkçe
living in teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- yaşayan
Londra'da yaşayan bir arkadaşım var.
-I have a friend living in London.
Bu alanda yaşayan insanlar su yokluğu nedeniyle ölüyor.
-People living in this area are dying because of the lack of water.
- live in
- yerleşmek
- live in
- oturmak
- live in
- otur
Camdan evlerde oturanlar başkalarının evlerine taş atmamalıdır.
-Those who live in houses made of glass mustn't throw stones at the houses of other people.
Tom'un ne tür bir insan olacağından ve bizim gibi aynı evde oturmayı isteyip istemeyeceğinden emin değildik.
-We were unsure what kind of person Tom would be and whether he would like to live in the same house as us.
- live in
- (Fiili Deyim ) 1- -de yaşamak , -de oturmak 2-çalıştığı yerde yeyip içmek ve yatmak
- live in
- yatılı çalışmak
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
living in teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- live in
- live in the house where one works; "our babysitter lives in, as it is too far to commute for her
- live in
- residence located in the same place where one works
- live in
- live in the house where one works; "our babysitter lives in, as it is too far to commute for her"
İlgili Terimler
living in
Heceleme
li·ving inTürkçe nasıl söylenir
lîvîng înTelaffuz
/ˈləvəɴɢ ən/ /ˈlɪvɪŋ ɪn/
Resimler
Videolar
... of living in China still where they were in the United States in the 1920’s, there is ...
... or that they are living in a fragile world a world in suspension ...
Geçmiş
Favoriler