letting alone

İngilizce - Türkçe

letting alone teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

let alone

şöyle dursun

Çiğ balık şöyle dursun,ızgara balıktan hoşlanmam. - I don't like grilled fish, let alone raw fish.

Yazmak şöyle dursun, okuyamaz bile. - He can't even read, let alone write.

let alone

kendi haline bırakmak

let alone

bırak

Fransızcayı bırak konuşmayı okuyamam bile. - I can't read French, let alone speak it.

Koşmayı bırak, yürüyemiyorum bile. - I can't even walk, let alone run.

let alone

karışma

let alone

(Kristalografi) 'na ek olarak

let alone

şöyle dursun: He can't support himself, let alone two relatives. İki akraba şöyle dursun, kendisini bile geçindiremiyor

let alone

(Fiili Deyim ) kendi haline bırakmak , ilişmemek

let alone

rahat bırakmak

İngilizce - İngilizce

letting alone teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

letalone

İlgili Terimler

let alone

To leave alone; to stop bothering

I wish he would let me alone so I could get some sleep.

let alone

Much less; to say nothing of; used after negating one item, to introduce a further item whose negation is entailed by the negation of the first

I didn't even notice it, let alone mind it.

let alone

not bother, leave be; not to mention, not to speak of

let alone

much less; "she can't boil potatoes, let alone cook a meal"

let alone

much less; "she can't boil potatoes, let alone cook a meal

Heceleme

let·ting a·lone

Türkçe nasıl söylenir

letîng ılōn

Telaffuz

/ˈletəɴɢ əˈlōn/ /ˈlɛtɪŋ əˈloʊn/