increase in density

listen to the pronunciation of increase in density
İngilizce - Türkçe
yoğunluğundaki artış
concentration
derişme
concentration
toplaşım
concentration
yoğunlaştırma
concentration
(Eğitim) odaklanma
concentration
dikkati bir noktada toplama
concentration
konsantrasyon  
concentration
(Askeri) yığınak
concentration
konsantrasyon

Tablet içinde, askorbik asid konsantrasyonu çok düşüktür. - The concentration of ascorbic acid in the tablet is very low.

Tom konsantrasyonunu kaybediyor. - Tom is losing his concentration.

concentration
Sıvının buharlaşarak yoğun hal gelişi, yoğunlaşma, koyulaşma
concentration
Zihnin belli bir konu üzerinde toplanması, dikkatin belli bir noktaya yönelmesi
concentration
concentrationcamp temerküz kampı
concentration
{i} toplama

Birçok Japon Amerikalılar 2.Dünya Savaşı sırasında toplama kamplarına gönderildi. - Many Japanese-Americans were sent off to concentration camps during World War II.

Tom'un büyükbabası bir toplama kampı kurtulanıydı. - Tom's grandfather was a concentration camp survivor.

concentration
(Askeri) ATEŞ TOPLAMASI: Sınırlı bir süre içinde bir bölgeye veya ilerisi için muhtemel hedef olarak adlandırılmış ve numaralanmış bir bölgeye yapılan keşif ateş
concentration
koyulaşma
concentration
{i} toplanma
concentration
yoğunluk, yoğunlaştırma
concentration
toplama kampı

Esirler, toplama kampından kaçtı. - The prisoners fled from the concentration camp.

İkinci Dünya Savaşı sırasında, Alman Nazileri Auschwitz toplama kampında birçok insanı öldürdüler. - During the Second World War, German Nazis killed many people at the Auschwitz concentration camp.

İngilizce - İngilizce
concentration
increase in density

    Heceleme

    in·crease in den·si·ty

    Türkçe nasıl söylenir

    înkris în densıti

    Telaffuz

    /ənˈkrēs ən ˈdensətē/ /ɪnˈkriːs ɪn ˈdɛnsətiː/