Kendisini resmen aday olarak ilan etti.
- He officially announced himself as a candidate.
Japon Parlementosu bugün Ryoutarou Hashimoto'yu ülkenin 52. başbakanı olarak resmen seçti.
- The Japanese Parliament today officially elected Ryoutarou Hashimoto as the country's 52nd prime minister.
Tom resmi olarak görevlendirilmedi.
- Tom hasn't been officially charged.
Resmi olarak tatildeyim.
- I'm officially on vacation.