holding or clasping hands

listen to the pronunciation of holding or clasping hands
İngilizce - Türkçe

holding or clasping hands teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

hand in hand
birlikte

Bir cerrah ayrılmaz arkadaşı olan ölümle birlikte yaşar - Ben onunla el ele yürüyorum. - A surgeon lives with Death, his inseparable companion - I walk hand in hand with him.

Sanayileşme çoğu kez kirlilikle birlikte gider. - Industrialization often goes hand in hand with pollution.

hand in hand
el ele

Başmühendis, asistanı ile el ele araştırma yaptı. - The chief engineer did research hand in hand with his assistant.

John ve Mary'nin el ele yürüyüşünü izledim. - I watched John and Mary walking hand in hand.

hand in hand
birbirini izleyen
hand in hand
bağlı
İngilizce - İngilizce
hand in hand

The couple strolled down the sidewalk, hand in hand.

holding or clasping hands