It is an ancient midden, presently an archaeological treasury.
 - Eski bir çöp yığını şu anda arkeolojik bir hazinedir.
Prices for Treasury bonds fell.
 - Hazine bonolarının fiyatları düştü
The panda is China's national treasure.
 - Panda, Çin'in millî hazinesidir.
Tom stopped looking for the treasure and went back home.
 - Tom hazine aramayı durdurdu ve eve gitti.