They're looking for a scapegoat.
- Onlar bir günah keçisi arıyorlar.
He's always the scapegoat.
- O her zaman günah keçisi.
They're looking for a scapegoat.
- Onlar bir günah keçisi arıyorlar.
He's always the scapegoat.
- O her zaman günah keçisi.