İngilizce - Türkçe
flesh of any of several primarily freshwater game and food fishes teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- trout
- alabalık
O büyük bir alabalık yakaladı.
-He landed a big trout.
Sazan ve alabalık gibi balıklar tatlı suda yaşar.
-Such fishes as carp and trout live in fresh water.
- trout
- (Gıda) denizalabalığı
- trout
- ala
Alabalık pişirmek için favori tarzın nedir?
-What's your favorite way to cook trout?
Sazan ve alabalık gibi balıklar tatlı suda yaşar.
-Such fishes as carp and trout live in fresh water.
- trout
- Salmo lacustris
- trout
- {i} alabalık [(Zooloji) ]
- trout
- alabalık tutmak
- trout
- Salvelinus namaycush
- trout
- Salmo fontinalis
- trout
- (isim) alabalık [zool.]
- trout
- brook trout dere alabalığı
- trout
- {i} (çoğ. trout/--s) alabalık
- trout
- sea trout deniz alası
- trout
- lake trout göl alası
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
flesh of any of several primarily freshwater game and food fishes teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- trout
flesh of any of several primarily freshwater game and food fishes
Heceleme
flesh of a·ny of sev·er·al pri·ma·ri·ly fresh·wa·ter game and food fish·esTürkçe nasıl söylenir
fleş ıv eni ıv sevrıl praymerıli freşwôtır geym ınd fud fîşızTelaffuz
/ˈflesʜ əv ˈenē əv ˈsevrəl prīˈmerəlē ˈfresʜˌwôtər ˈgām ənd ˈfo͞od ˈfəsʜəz/ /ˈflɛʃ əv ˈɛniː əv ˈsɛvrəl praɪˈmɛrəliː ˈfrɛʃˌwɔːtɜr ˈɡeɪm ənd ˈfuːd ˈfɪʃəz/
Resimler
Favoriler