factual information used as a basis for reasoning, discussion, or calculation

listen to the pronunciation of factual information used as a basis for reasoning, discussion, or calculation
İngilizce - Türkçe

factual information used as a basis for reasoning, discussion, or calculation teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

data
{i} bilgi

Bilgi ana bilgisayardan sizinkine aktarılabilir, ve tam tersi. - Data can be transmitted from the main computer to yours, and vice versa.

Bilgi toplamak için aşağıdaki dergileri inceledik. - We examined the following magazines to collect the data.

data
veri

Benim tartışmayı destekleyecek adil bir miktar bilimsel veriyi sıralayacağım - I will marshal a fair amount of scientific data to support my argument.

Herkes yeni kelimeleri göstermek için veritabanını besleyebilir. - Everyone can feed the database to illustrate new vocabulary.

data
karakteristik
data
olaylar
data
esaslar
data
(Ticaret) işlenmemiş bilgiler
data
veriler

Onun raporunda sunulan istatistiki veriler hareketin sıklığını tahmin etmede bizim için çok faydalı. - The statistical data presented in her paper is of great use for us in estimating the frequency of the movement.

Tom verilerine erişecek gibi görünmüyor. - Tom can't seem to access his data.

data
{i} data
data
{i} malumat
data
data processing bilgi toplayıp lüzumlu yere aktarma işlemi
data
{i} girdi
data
{i} çoğ. veya tek. bilgi
data
(Askeri) VERİ: Olayların, fikirlerin veya talimatların belli bir kalıp içinde insanlar veya otomatik vasıtalar tarafından haberleşme, yorum veya işlem içinde sunulması. Anlamın verildiği özellikler veya kıyas miktarları gibi her çeşit temsiller
İngilizce - İngilizce
data
factual information used as a basis for reasoning, discussion, or calculation

    Heceleme

    fac·tu·al in·for·ma·tion used as a ba·sis for reasoning, discussion, or cal·cu·la·tion

    Telaffuz