fırlatarak

listen to the pronunciation of fırlatarak
Türkçe - İngilizce
flinging

The boy passed the time by flinging stones into the lake. - Çocuk göle taşlar fırlatarak zaman geçirdi

present participle of fling
fırla
{f} sprung
fırla
dash off
fırla
sprang
fırla
{f} boom

The boomerang hurtled whistling through the air. - Bumerang havada ıslık çalarak fırlatıldı.

fırla
{f} rocket

A moon rocket will be launched tonight. - Bu gece bir Ay roketi fırlatılmış olacak.

After an hour of waiting, the launch of the rocket was cancelled. - Bir saatlik beklemeden sonra, roketin fırlatılışı iptal edildi.

fırla
{f} dashing
fırla
throw
fırla
dashed

He dashed out of the store. - O, dükkândan dışarı fırladı.

Tom dashed out of the room. - Tom aceleyle odadan dışarı fırladı.

fırla
hurtle

The boomerang hurtled whistling through the air. - Bumerang havada ıslık çalarak fırlatıldı.

fırlatarak