existing only in imagination or fancy; not real; fancied; visionary; ideal

İngilizce - Türkçe

existing only in imagination or fancy; not real; fancied; visionary; ideal teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

imaginary

hayali

Noel Babanın hayali olduğuna inanmıyorum. - I don't believe that Santa Claus is imaginary.

Bu kitaptaki tüm karakterler hayalidir. - All the characters in this book are imaginary.

imaginary

{s} imgesel

imaginary

hayalı

imaginary

farazdaki

imaginary

yalan

imaginary

uydurma

imaginary

mevhum

imaginary

rüyadaki

imaginary

aslı olmayan

imaginary

gerçek olmayan

imaginary

{s} düşsel

imaginary

(sıfat) hayali, düşsel, farazi, imgesel, sanal, gerçek dışı

imaginary

{s} gerçek dışı

Bazı bilimciler sera etkisinin gerçek dışı olduğuna inanıyorlar. - Some scientists believe that the greenhouse effect is imaginary.

imaginary

imaginary number sanal sayı

imaginary

{s} sanal

Sen gerçekten bir hayalet görmedin, o sadece sanal. - You didn't really see a ghost - it was only imaginary.

imaginary

{s} imgesel, hayal ürünü, hayali

imaginary

hayal mahsulu

imaginary

(Sosyoloji, Toplumbilim) imgesel (lacan)

İngilizce - İngilizce

existing only in imagination or fancy; not real; fancied; visionary; ideal teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

imaginary

Heceleme

existing on·ly in im·ag·i·na·tion or fancy; not real; fancied; visionary; i·de·al