exceedingly great; usually applied intensively

listen to the pronunciation of exceedingly great; usually applied intensively
İngilizce - Türkçe

exceedingly great; usually applied intensively teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

awful
{s} berbat

Berbat bir şeyin kokusunu alıyorum. - I smell something awful.

Berbat bir çığlık sesi onu ürpertti. - The sound of an awful scream made him shudder.

awful
dehşet verici
awful
{s} çok kötü

Ona böyle korkunç şeyler söyledim. Ben çok kötü hissediyorum. - I said such horrible things to him. I feel so awful.

Geçen yaz çok kötüydü. - Last summer was awful.

awful
{s} k.dili. çok fazla, pek çok: That'll take an awful lot of work. O çok iş ister
awful
(Argo) bombok
awful
çok fena
awful
rezalet
awful
{s} korkunç

Niçin o kadar korkunçsun? - Why are you so awful?

Bugün hava korkunç sıcak. - It's awfully hot today.

awful
{s} oldukça büyük
awful
çok

Tom çok yorgun görünüyor. - Tom does seem awfully tired.

Tom çok yorgun görünüyordu. - Tom seemed awfully tired.

awful
dili heybetli
awful
iri awfully
awful
rezil
awful
müthiş

Onun konuşması müthiş sıkıcıydı. - His speech got awfully boring.

Bugün belirli bir kimse müthiş kırılgan oluyor. - A certain someone is being awfully fragile today.

awful
sunturlu
İngilizce - İngilizce
awful

I have learnt an awful amount today.