zatî

listen to the pronunciation of zatî
English - English

Definition of zatî in English English dictionary

zati
It has a crown of long erect hair, and tuft of radiating hairs on the back of the head
zati
A species of macaque (Macacus pileatus) native of India and Ceylon
zati
Called also capped macaque
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) (Zâtiyye) Zâta mensub. Kendisine âit, ile alâkalı, hususi. Özel
ZATİ
(Hukuk) Kişisel,özlük
zati
Asya'da yaşayan bir maymun cinsi
zati
Kaside ve gazelleriyle tanınmış XVı. yüzyıl divan şairi
zati
Zaten: "Bu akşam zati geç kaldık."- S. F. Abasıyanık
zati
Esmer yeşil renkli bir Asya maymunu
zati
Düş dünyası zengin, yeni mazmunlar bulmada usta bir şair olarak tanınmış XVı. yüzyıl divan şairi
zâti
(Osmanlı Dönemi) zâta âit, zâtın kendisinden olan, harici bir sebeple olmayan, ârızînin zıddı
zati sungur
çekoslavakya'da yapılan illüzyonistler Kongresinde Sihirbazlar Kralı kabul edilen, 1984'te istanbul'da vefat eden ünlü sihirbaz
Zâti
(Osmanlı Dönemi) HİLKÎ
iktidârı zâti
(Osmanlı Dönemi) kendi gücü, kendi kudreti