Turkish - English
Definition of zamir in Turkish English dictionary
- pronoun adıl
- hidden aim, secret aim
- gram. pronoun
- (someone's) inner being, inner self, heart, mind
- pronoun
This and that are English demonstrative pronouns.
-This ve that İngilizcedeki işaret zamirleridir.
I don't know why the English pronoun I always appears with a capital letter.
-İngilizce I zamiri neden hep büyük harfle görünüyor bilmiyorum.
- belgisiz zamir
- indefinite pronoun
- yerine zamir gelen isim
- antecedent
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of zamir in Turkish Turkish dictionary
- içyüz
- İç yüz, iç
- iç yüz, sır
- Adıl
- Kişi, özlük, gösterme, soru ve belirsizlik kavramları vererek varlıkların yerini tutan kelime, adıl
- İçyüz, iç
- (Osmanlı Dönemi) bir ismin yerini tutan kelime
- Kişi, özlük, gösterme, soru ve belirsizlik kavramları vererek, varlıkların yerini tutan kelime, adıl
- ZAMİR
- (Osmanlı Dönemi) Bir şeyi gizlemek
- ZAMİR
- (Osmanlı Dönemi) Huk: Bir şeyin iç yüzü
- ZAMİR
- (Osmanlı Dönemi) İç
- ZAMİR
- (Osmanlı Dönemi) Gr: Mütekellim, muhatab ve gaibe delâlet eden ve bunların makamına kaim olan rumuzat harfleri ve harf terkiblerinin her biri. (Ben, sen, o; ene, ente, hüve gibi) ismin yerini tutan kelime
- ZAMİR
- (Osmanlı Dönemi) Gaye
- ZAMİR
- (Osmanlı Dönemi) Niyet
- ZAMİR
- (Osmanlı Dönemi) Vicdan. Kalb
- MUNFASIL ZAMİR
- (Osmanlı Dönemi) Gr: Başka kelimeye bitişik olmayan zamir. Ene, Ente: Ben, sen.. gibi
- belgisiz zamir
- bakınız: belirsizlik zamiri
- dönüşlü zamir
- Kişi kavramını pekiştirerek belirten zamir. Türkçede bu kavram "kendi" kelimesiyle sağlanır