I had never seen a panda till that time.
- O zamana kadar hiç panda görmemiştim.
We'll just have to wait till then.
- Sadece o zamana kadar beklemek zorunda kalacağız.
We will start at two o'clock if it has stopped raining by that time.
- O zamana kadar yağmur durursa biz saat ikide başlayacağız.
By that time I'll have already left.
- O zamana kadar çoktan ayrılmış olacağım.
By then, however, it was too late.
- Ancak, o zamana kadar, çok geçti.
I'll be back by then.
- O zamana kadar döneceğim.
We'll just have to wait till then.
- Sadece o zamana kadar beklemek zorunda kalacağız.
I hope this good weather will hold till then.
- Umarım bu iyi hava o zamana kadar devam edecek.