Tom usually only eats oatmeal for breakfast.
 - Tom genellikle kahvaltı için sadece yulaf ezmesi yiyor.
I like eggs for breakfast, but my sister prefers oatmeal.
 - Ben kahvaltı için yumurta severim, ama ablam yulaf lapası tercih eder.
Tom gave some oats to his horse.
 - Tom atına biraz yulaf verdi.
Oats have long been food for horses and mules.
 - Yulaf uzun zaman atlara ve katırlara yiyecek olmuştur.
Tom usually only eats oatmeal for breakfast.
 - Tom genellikle kahvaltı için sadece yulaf ezmesi yiyor.
The only way I can eat oatmeal is with a lot of sugar.
 - Yulaf ezmesini sadece bol şekerli yiyebilirim.
I like eggs for breakfast, but my sister prefers oatmeal.
 - Ben kahvaltı için yumurta severim, ama ablam yulaf lapası tercih eder.
There is not enough gruel.
 - Yeterince yulaf lapası yok.