yasemi̇n

listen to the pronunciation of yasemi̇n
Turkish - English

Definition of yasemi̇n in Turkish English dictionary

Yasemin
(isim) Jasmine

Jasmine and lavender are my favorite scents. - Yasemin ve lavanta benim favori kokularımdır.

They've planted jasmine and an olive. - Onlar yasemin ve zeytin diktiler.

yasemin
(Tabiat Doğa) (bitki, Fam: zeytingiller,zeytuniye) Spanish jasmine
yasemin
jessamine
yasemin
jasmin

Jasmine and lavender are my favorite scents. - Yasemin ve lavanta benim favori kokularımdır.

They've planted jasmine and an olive. - Onlar yasemin ve zeytin diktiler.

yasemin çayı
jasmine tea
beyaz yasemin
syringa
hakiki yasemin
(Tabiat Doğa) (bitki, Fam: Olacaceae) common jasmine, true jasmione, jessamine
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) f. Güzel kokulu, beyaz ve güzel çiçekler açan sarmaşık cinsinden bir ağaç
yasemin
Uzun taneli ve kokulu bir pirinç türü
yasemin
Bu ağaççıktan yapılmış olan: "Sigarasını sık sık değiştirdiği yasemin ağızlıklara yerleştirirdi."- A. Ş. Hisar
yasemin
Jasminum olarak tanımlanan, zeytingillerden, beyaz kırmızı veya sarı renkli güzel kokulu çiçekleri olan, 1-2 m boyunda,süs bitkisi olarak yetiştirilen tırmanıcı bir ağaççık
yasemin
Güzel kokulu çiçekleri olan bir ağaççık
yasemin
Bu ağaççıktan yapılmış olan
yasemin
Zeytingillerden beyaz, kırmızı yada sarı renkli çiçekleri güzel kokulu olan bir ağaççık
yasemin
Zeytingillerden, beyaz, kırmızı veya sarı renkli çiçekleri güzel kokulu olan, 1-2 m boyunda, tırmanıcı, süs bitkisi olarak yetiştirilen bir ağaççık, Mısır yasemini (Jasminum)
Yâsemin
(Osmanlı Dönemi) SEMSAK