yaralayarak

listen to the pronunciation of yaralayarak
Turkish - English
hurting
a symptom of some physical hurt or disorder; "the patient developed severe pain and distension"
present participle of hurt
yarala
gall
yarala
{f} hurting

I didn't tell him the truth because I was afraid of hurting his feelings. - Ona gerçekleri söylemedim çünkü duygularını yaralamaktan korktum.

yarala
{f} injured

No one else was injured. - Başka hiç kimse yaralanmadı.

Máire was injured in an accident. - Máire bir kazada yaralandı.

yarala
injure

Máire was injured in an accident. - Máire bir kazada yaralandı.

A number of tourists were injured in the accident. - Kazada çok sayıda turist yaralandı.

yarala
{f} gashed
yarala
{f} hurt

Jimmy was hurt in a traffic accident. - Jimmy bir trafik kazasında yaralandı.

Was anybody else hurt? - Başka kimse yaralandı mı?

yarala
{f} gash
yarala
{f} wound

The soldier was wounded in the leg and couldn't move. - Asker bacağından yaralanmıştı ve hareket edemiyordu.

Thousands were killed or wounded. - Binlerce insan öldürüldü veya yaralandı

yarala
wounded

The soldier was wounded in the leg. - Asker bacağından yaralandı.

Many Union soldiers were killed or wounded. - Birçok Birliki askeri öldürüldü veya yaralandı.

yaralayarak
Favorites