yürürlükteki

listen to the pronunciation of yürürlükteki
Turkish - English

Definition of yürürlükteki in Turkish English dictionary

yürürlükteki anlaşmalar
(Hukuk) current conventions, current treaties
yürürlükteki yasalar
legislation
yürürlük
{i} force

Is that law still in force? - Bu kanun hâlâ yürürlükte mi?

The law is no longer in force. - Yasa artık yürürlükte değil.

yürürlük
(Politika, Siyaset,Ticaret) validity
yürürlük
vigour
yürürlük
enforcement
yürürlük
standing
yürürlük
operation
yürürlük
validity meriyet
yürürlük
effect

I cannot travel to Boston as long as the visa ban is in effect. - Vize yasağı yürürlükte olduğu sürece Boston'a gidemem.

The law is still in effect. - Yasa hâlâ yürürlüktedir.

yürürlük
(Hukuk) implementation, validity
Turkish - Turkish

Definition of yürürlükteki in Turkish Turkish dictionary

Yürürlük
mer'iyet
yürürlük
Gereğinin yapılır olması durumu, meriyet: "Yürürlükte bulunan kanunlar, usuller, kurallar
yürürlük
Gereğinin yapılır olması durumu, mer'iyet
yürürlük
Fakat umumi hatlar yine yürürlükte idi."- F. R. Atay
yürürlükteki
Favorites