Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

while, throughout

listen to the pronunciation of while, throughout
English - Turkish

Definition of while, throughout in English Turkish dictionary

during
{e} boyunca

Japonya'da yedi yılı boyunca, ciddi olarak Japonca çalıştı. - During his seven years in Japan, he studied Japanese in earnest.

Ada kış boyunca buzla ve karla kaplıdır. - The island is covered with ice and snow during the winter.

during
süresince

Onun odasına girdiğimde, golf oynadığı yirmi yıl süresince kazandığı çok sayıda kupayı bana gösterdi. - When I went into his room, he showed me the numerous trophies he had won during the twenty years he had played golf.

Onlar buluşmaları süresince kayak yapmaya gittiler. - They went skiing during their date.

during
sırasında

O, tatili sırasında bile asla çevrimiçi değil. - She is never online, even during her vacation.

Onun konuşması sırasında öğrenciler istekli olarak dinlediler. - The pupils listened eagerly during his speech.

during
{e} esnasında

Yirmili yaşlarda birçok geç kadın yaz tatilleri esnasında yurt dışına gitmeyi planlıyorlar. - Many young women in their 20s plan to go abroad during their summer holidays.

Ders esnasında Japonca konuşmamalısınız. - You must not speak Japanese during the class.

during
{e} boyunca, süresince, esnasında, zarfında, -de
during
müddetince
during
sürece
during
{e} iken
during
süresinde
during
müddetçe
during
during esnasında
during
de
during
edat esnasında
English - English
{e} during
while, throughout
Favorites