Bir fincan koyu kahve olmadan uyanmak zordur.
 - It is hard to wake up without a strong cup of coffee.
Yarın sabah erken uyanmak istiyorum.
 - I want to wake up early tomorrow morning.
O uyanır uyanmaz müziği açacağız.
 - As soon as she wakes up, we'll turn on the music.
Uyumaya git, Tom. Yarın sabah erken uyanmalısın.
 - Go to sleep, Tom. You need to wake up early tomorrow morning.
Koyu bir fincan kahve uyanık kalmama yardım eder.
 - A strong cup of coffee helps me wake up.
Seni uyandırmak istemedim.
 - I didn't want to wake you.
Tom kendini uyandırmak için kendi üzerine soğuk su döktü.
 - Tom poured cold water over himself to wake himself up.