Bu gerçekten korkunç.
- This is really terrible.
Ken korkunç bir soğuk algınlığı olmuş gibi görünüyor.
- Ken seems to have a terrible cold.
Kendimi berbat hissediyorum, ama ben sadece kül tablanı kırdım.
- I feel terrible, but I've just broken your ashtray.
O berbat bir soğuk aldı.
- He caught a terrible cold.
Sigara içmek sağlığınız için çok kötüdür.
- Smoking is terrible for your health.
O zaman çok kötü görünüyordu.
- She looked terrible at that time.
Tom müthiş bir keşif yaptı.
- Tom made a terrible discovery.
Tom müthiş bir koçtu.
- Tom was a terrible coach.
O, o gün çok kötü hissetti.
- She felt very bad that day.
Yalan söylemek çok kötü bir alışkanlıktır.
- Telling lies is a very bad habit.
Bu yol dehşet verici.
- This road is terrible.
Çok kötü bir ikilemdeyim.
- I am in a terrible dilemma.
Sigara içmek sağlığınız için çok kötüdür.
- Smoking is terrible for your health.
... They're very bad in the area of judgment, human thinking, ...
... But I do believe that women in pop music have a very bad rap. ...