Turkish - English
Definition of vagonları in Turkish English dictionary
- wagons
- plural of wagon
- vagonları bağlayan çubuk
- tie rod
- vagon
- {i} car
The train is made up of fifteen cars.
-Tren on beş vagondan oluşuyor.
The train is made up of fifteen cars.
-Tren on beş vagondan oluşmuştu.
- vagon
- wagon
Although it was a long way back to the station, little by little the old wagon drew near.
-İstasyona geri dönüş uzun bir yol olmasına rağmen, eski vagon yavaş yavaş yaklaştı.
Wagons would go out each day in search of food.
-Vagonlar yiyecek arayışı için her gün dışarı çıkıyorlardı.
- Vagon
- railway car
- vagon
- carriage
Automobiles replaced carriages.
-Yolcu vagonlarının yerini otomobiller aldı.
She wanted to enter the carriage.
-O, vagona girmek istedi.
- Vagon
- railroad vehicle
- Vagon
- railroad car
- vagon
- railway car, carriage
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of vagonları in Turkish Turkish dictionary
- vagon
- Yük ve yolcu taşımakta kullanılan, lokomotifin çektiği demir yolu arabası: "O, biraz sonra bineceği vagonun önünde duruyor ve ... el sıkışarak veda ediyordu."- Y. K. Karaosmanoğlu
- vagon
- Yük ve yolcu taşımakta kullanılan, lokomotifin çektiği demir yolu arabası
- vagon
- Tütün kurutulan ahşap askı
Related Terms
vagonları
Hyphenation
va·gon·la·rıResimler
History
Favorites