uzaklaştırıcı

listen to the pronunciation of uzaklaştırıcı
Turkish - English
repelling
suspensive
repulsive
detractive
abductor
repel
{s} repellent
uzaklaş
(Bilgisayar) zoom out
uzaklaş
went away
uzaklaş
go away

I have to go away for a while. - Bir süre uzaklaşmalıyım.

Pick up your things and go away. - Eşyalarını al ve uzaklaş.

uzaklaş
gone away
uzaklaş
walk away

All she could do was watch him walk away. - Onun bütün yapabildiği onun uzaklaşmasını izlemekti.

I think it's time for me to walk away from this mess. - Sanırım bu kargaşadan uzaklaşmamın zamanıdır.

uzaklaş
avaunt
uzaklaş
digress

After digressing, he returned to the subject. - Konudan uzaklaştıktan sonra konuya geri döndü.

Turkish - Turkish
abdüktör
uzaklaştırıcı
Favorites