Üniversite ona bir burs verdi.
 - The college granted him a scholarship.
Ona Amerikan vatandaşlığı verilecek.
 - He'll be granted American citizenship.
Diyelim ki, televizyon seyretmek dinlendirici olabilir.
 - Granted, watching TV can be relaxing.
You haven't been a very good father. Granted..