Müsait olan tek oda bir çift kişilik.
 - The only room available is a double.
Çift kişilik bir oda rica ediyorum.
 - I'd like a double room.
Sen iki yüzlüsün ve bu problem.
 - You are double-faced and this is the problem.
İkizler eğlenceyi ikiye katlıyor.
 - Twins double the fun.
Londra'yı ziyaret ettiğimizde kent genelinde çift katlı bir otobüse bindik.
 - When we visited London, we rode a double-decker bus across the city.