unlike most others; unusual

listen to the pronunciation of unlike most others; unusual
English - Turkish

Definition of unlike most others; unusual in English Turkish dictionary

different
başka

Ben başka herkesten o kadar farklı mıyım? - Am I that much different from everyone else?

Bu farklı bir kelime mi yoksa aynı kelimenin başka bir hâli mi? - Is this a different word or just another form of the same word?

different
değişik

Değişiklik olsun diye neden farklı bir şey denemiyorsun? - Why not try something different for a change?

İspanyolcada, değişiklikleri ve dönüşümleri göstermek için birçok farklı ifadeler vardır. - In Spanish, there are many different expressions to indicate changes and transformations.

different
farklı

Senin fikirlerin benimkinden farklı. - Your ideas are different from mine.

Bu düşündüğümden farklı. - This is different from what I thought.

different
başka türlü

Senin yaptığından başka türlü yapardım. - I would do it in a different way than you did.

different
{s} çeşitli

Çok sayıda çeşitli kurabiyeler var. - There are many different types of cookies.

Birçok astronom çeşitli farklı teknikler kullanarak Hubble sabitini ölçmek için çok çalışıyor. - Many astronomers are working hard to measure the Hubble constant using a variety of different techniques.

different
{s} diğer

Jimmy'nin resimleri diğer insanlarınkinden farklıydılar. - Jimmy's pictures were different from other people's.

Öğretmenimiz ayrıca düğününün diğer insanlarınki ile aynı olmayacağını söyledi;biz nasıl farklı olacağını sorduk fakat o söylemedi. - Our teacher also said that her wedding wouldn't be the same as other people's; we asked how it would be different, but she didn't say.

different
from veya to ile farklı
different
{s} (from) farklı, başka, ayrı
different
from veya than ile
different
differently başka şekilde
different
ayrışık
different
türlü türlü
different
ayrı

Zehirli sarmaşık ve zehirli meşe bitkiler arasındaki nasıl ayrım yapacağınızı biliyor musunuz? - Do you know how to differentiate between poison ivy and poison oak plants?

Tom ve Mary farklı kapılardan ayrıldı. - Tom and Mary left through different doors.

English - English
different