English - Turkish
Definition of united in pairs; yoked together; coupled in English Turkish dictionary
- conjugate
- bağlı
- conjugate
- (Tıp) konjugata
- conjugate
- (Tıp) konjuge
- conjugate
- (Tıp) konjugat
- conjugate
- (eylem) çekmek
- conjugate
- (eylem) çekilmek
- conjugate
- tasrif etmek
- conjugate
- (sıfat) birleşik, çift, aynı kökten türemiş, karşılıklı, eşlenik
- conjugate
- çekil/çek
- conjugate
- aynı kökten türemiş sözcük
- conjugate
- {s} karşılıklı
- conjugate
- {s} eşlenik
- conjugate
- birleşik çiftin her biri
- conjugate
- birleşmiş birleşik
- conjugate
- {f} birleşmek
- conjugate
- {f} çekmek (fiil)
- conjugate
- çekilmek
- conjugate
- f., dilb. çekmek
- conjugate
- {s} birleşik
Related Terms
English - English
Definition of united in pairs; yoked together; coupled in English English dictionary
- conjugate
united in pairs; yoked together; coupled
Hyphenation
u·ni·ted in pairs; yoked together; coupledPronunciation
Resimler
Favorites