unfeeling or lacking emotion due to experience; callous

English - Turkish

Definition of unfeeling or lacking emotion due to experience; callous in English Turkish dictionary

Related Terms

hardened

{f} sertleştir

İsviçre göç politikasını sertleştirdi. - Switzerland hardened its immigration policy.

O kili ateşe koyarak sertleştirdi. - He hardened clay by putting it into a fire.

hardened

{s} kaşarlanmış

hardened

{s} katılaşmış

hardened

{i} se

hardened

{f} sertleştir: adj.sertleştirilmiş

hardened

sertleştirilmiş

hardened

(Askeri) ZEMİNİ SERTLEŞTİRİLMİŞ; SERTLEŞTİRİLMİŞ (HV.): Nükleer taarruz veya diğer infilak tesirlerinin fazla basıncına dayanması için beton veya toprakla sertleştirilmiş

English - English

Definition of unfeeling or lacking emotion due to experience; callous in English English dictionary

hardened

Hyphenation

un·feel·ing or lack·ing e·mo·tion due to experience; cal·lous